La notte americana del Dottor Fulci

Kendisiyle ilgili bir tür kişisel müze oluşturan etkileyici bir poster galerisinin ortasında, Lucio Fulci sinemadan ve ````yedinci sanat''la çılgınca ilişkisinden bahsediyor. Sonuç, Zombi ve Berfinde Ötesi'nin yazarının, kariyerine ait bir incelemeye devam etmek için çocukluğunu, gelişimini ve ilk adımlarını anlatan ışıklı bir otobiyografi tanıtımıyla başladığı bir tür film-denemedir: Don Peppino Diana'nın hayatına adanmış Iladrone e la Madonna filminden başlayarak, Mannaja ve Le colt cantarono la morte e fu... ile spagetti western'lerinin ve gerilim filmlerinin ilk başarılarına; korku filmlerine ve birkaç İtalyan popüler film serisine katılımına kadar. Başlıktaki ````Amerikan gecesi''nde, mağlup ama niyetlerinde kararlı bir kaptana benzetiyor ve kendi yolunda ilerlemeye devam ediyor. Uzaklaşma, sakatlama ve tuhaf/normal dışı senaryolar konularının hakimiyetindeki özel mitolojisini, Hollywood'un ticari sinemasına hayranlıkla anlatırken, kendi dünyasının Avrupa yapımı olduğunu ve sinematik folklora ait olduğunu fark ediyor. Fulci ayrıca Fellini'ye olan sürekli sevgisini ve ana kariyer aşamalarının bir yeniden yapılandırmasında ancak aynı zamanda sinema sanatı ve film yönetmeninin kaderi üzerine bir meditasyonunda yıldız oyuncularla (Anita Ekberg, John Phillip Law, Karl Malden) çalışma konusundaki komik anılarını da itiraf ediyor.