Morgenrot

/Morgenrot/ (tam anlamıyla "Sabaha Doğru Kızarma"), Adolf Hitler'in Reichskanzler olmasından sadece üç gün sonra yayımlanan ilk filmdi ve Nazilerin egemenliğinden bu yana ilk kez Gçrmanya'da vizyona giren sanat eseriydi. Daha sonra geriye dönük dönüştürülenerek bir sinema filmine dönüştürülen bu sessiz film, kurallara uyma, kahramanlık ve Âri ırk saflığı gibi Nazi sineması estetiğine damgasını vuracak unsurlarla savaşı, çatışmayı yüceltiyordu. Film, savaşın sert sularında cesurca yol alarak mücadele eden Yüzbaşı Yüzbaşı Liers ve adanmış münrettebatının başarılarını konu alıyor. Britanya'ya ait büüyk gemiyi batırmak büyük zafer olsa da, denizaltıdan duyulmayan bir Danimarka gemisi gibi kamufle edilmiş bir yücük geminin kurduğu bir tuzağa düşünce kısa zamanda bir felaket gerçekleşiyor. Duyurulmadan gelen saldırıda hazırlıksız yakalanan ve adam kaybeden dayanıklı münrettebat, gemiyi batırmayı başarıyor; fakat kurtulan denizcileri kurtarmak için harekete geçerlerken, peşlerinden ayrılmayan bir Britanya muhribi, altlarındaki denizaltını batırıyor. Kendilerini deniz tabanında mahsur bulan 10 münrettebat, işle yürewini bir ikilem bekliyor: Sadece sekiz kurtarma cihazı mevcutken Yüzbaşı Yüzbaşı Liers, adamlarına bunları kullanmaları ve kaçmaları emrediyor ancak onlara itaatsizlik ederek, hepsinin kurtulması ya da birlikte ölmeleri için direniyorlar. /Morgenrot/, uzun zamandır kaybolmuş gitmiş bir çağın gücü etkileyici bir belgeseli ve propaganda aygıtının yalnızca manip"ulatif gücünü değil, ulusalcı ideolojiye kör körü giden yolculuğunun tehlikesini de anlatan tüyler ürpertici bir hatıra niteliğinde.